29 Eylül 2015 Salı

Küçük Prens ( Le Petit Prince )

Uzun bir aradan sonra kocaman merhabalarrrr :) Çay yada kahvemizi yudumlarken bu huzurumuza daha da huzur katan kitaplara küçük tavsiyeler. Gelin beraber Küçük Prens’in her şeyini inceleyelim.
(dipnot: Ne tür kitap okursanız okuyun muhakkak yanınızda kitaplardan alıntı yaptığınız bir defteriniz olsun. Kitap okurken nerde, ne zaman hangi cümleler ile karşılaşacağımızı ve bizi nasıl etkileyeceğini bilemeyiz.)
KÜÇÜK PRENS //  Antoine de Saint-Exupéry
Antoine de Saint-Exupéry 1900 yılında doğmuş 1944 yılında vefat etmiştir. 19 yaşında Mimarlık fakültesini kazanmış ama 21 yaşında orduya çağrıldığı için eğitimini yarıda bırakmış. Çocukluğundan beri uçaklara ilgisi olan yazar askerliğini Fransız Hava Kuvvetlerinde teknisyen olarak yapmış. Sonrasında ise kamyon satıcısı olarak çalışmış ama başarısız olmuş. Yazar bu dönemde yazmaya başlamış arkadaşlar. 1926 yılında pilotluğa başlamış. 35 yaşında uçağının arızalanmasından dolayı Sahra Çölüne zorunlu iniş yapıp 4 günlük kaybolmasının ardından  bir bedevi tarafından bulunmuş. Yazarın eserlerinde 2. Dünya Savaşının etkileri gözüküyor.  Yazarın Küçük Prens kitabını didik didik incelemeden  önce merak edenlere diğer eserleri   L'aviateur (1931) / Vol de nuit (Gece Uçuşu) (1931)/ Terre des Hommes (1939)/ Pilote de Guerre (Savaş Pilotu) (1942)/ Citadelle (1942)/ Courrier sud (Güney Postası) (1929)/ Lettre à un Otage (1943)/ Carnets (1956)
Küçük Prens yani orijinal ismi ile  ‘Le Petit Prince’  1943 yılında yazılmış. Küçük Prens bir çocuk kitabı olmakla beraber büyükler tarafından da çok okunan dünyaca ünlü ve yerini koruyan bir kitaptır. Yazarın önsözünde eseri, dostu Leon Werth’in çocukluğuna adamıştır.  İthafı o kadar güzel ki alıntı yaptığınız deftere direk yazacağınızı düşünüyorum. Tamamını vermeden ithaftan küçücük bir cümle alıntısı :
‘ ben de kitabı bu yetişkin insanın çocukluğuna ithaf ederim.’




Benim elimdeki Küçük Prens kitabı yakamoz yayınlarına ait, 152 sayfa, çevirmeni Tayfun Törüner ve 10 tl gibi çok uygun bir bütçesi var. Türkiye de çevirisini yapanlardan benim en çok dikkatimi çeken Cemal Süreya ve Tomris Uyarın yapması. Gördüğümde kitap bir tık daha dikkatimi çekmişti.  Küçücük bir nedenini açıklıyım hemen Tomris Uyar ve Cemal Süreya’nın aşkları. Küçük Prens 210 dile çevrilmiştir. Küçük Prens ilk olarak 6 Nisan 1943 ylında hem İngilizce hem Fransızca olarak yayınlanmış.  Kitap bir çocuğun gözünden  büyüklerin dünyasını yansıtan 27 bölümden oluşur. Bu bölümlerde  Küçük Prensin gezegenlere yolculuğu anlatılır ve her gezegen bir şeyi sembolize eder. Bu gezegenler ve sembolleri; kralın gezegeni- otorite tutkusu, sanatçının gezegeni- kendini beğenmişliği, sarhoşun gezegeni- saplantıyı, iş adamının gezegeni- sahip olma tutkusu, fenercinin gezegeni-koşulsuz emirleri yerine getirmeyi, coğrafyacının gezegeni- elitizm görülür. Son yolculuk gezegeni ise dünya diğerlerinden çok farklı ve kalabalıktır. 
Benim dikkatimi çeken şey kitabı daha detaylı araştırma yaptığımda Türkiye de kitapla ilgili bir tartışma durumu olması. Yazar Küçük Prens’in gezegeninin asteroid B-612 olduğunu sanıyorum diyor. Ve kitapla ilgili dikkat çekici tartışma burdan sonra başlıyor. Bu asteroidi bulan bir Türk gökbilimciymiş. Kitapta o bölümü alıntı yapıyım.

‘’Türk gökbilimci tarafından 1909 yılında görüldü.
Gökbilimci bu keşfini Uluslararası Astronomi Kongresi’nde büyük bir sunumla açıkladı. Ama tuhaf giysileri yüzünden kimse ona inanmadı. Büyük insanlar böyledir işte.
Neyse ki bir Türk önderi, halkının Avrupa tarzı kıyafetler giymesini emretti, aksi davranan idam edilecekti.’’ (sayfa:24)
Bu bölümde Türkye’deki kıyafet devrimine gönderme yapıp Türk önderini ise eleştirdiği ve burda da Türk önderinin Atatürk olduğu şeklinde yorumlanmıştır. Bu yüzden çevirilerde de birçok farklıklar olup müdahale edilmiş. İlköğretim öğrencilerine önerilen 100 Temel Eserden çıkarılıp sonrasında tekrardan eklenmiştir. Ama arkadaşlar kitapta 1909 yılından bahsediliyor ama kıyafet devrimi çok sonradan oluyor. Bir çok kişi yazarın tarih bilgisi eksikliğinden bahsediyor ki doğruluğu da düşünce yüksek.
Küçük Prensi ben arkadaşlar 1 günde okudum. Hani derler ya tek lokmada yedi ben ise kitabı tek lokmada okudum. Yazarın kalemi, anlamlı sade cümleleri neden bu kitabın yıllardır ününü koruduğunu anlıyorsunuz. Bide  bendeki Küçük Prens kitabı kokulu kitaplardan. Benim gibi kitap kokusuna bayılan birisine  süper bir durum. Bu dönemlerde baya popüler oldu kokulu kitaplar da. Kitabı okurken alıntı yaptığınız deftere nerdeyse bütün kitabı yazdığınızı fark edince şaşırmayın. Küçük Prensin gülüne olan sevgisine, tilkinin söylediği sözlere vurulacaksınız. Bence herkesin okuması gereken bir kitap. Bu kitabı bunu sevenler şu tarzı sevenler okusun demiyorum 7'den 70'e bence herkesin lezzet alacağı bir kitap. Genelde popüler olmuş kitapların reklamlardan dolayı popüler olduğu, yazarın kaleminden dolayı olmadığı düşünülür. Nitekim arkadaşlar benimde kitap seçerken öle kitaplardan ziyade keşfedilmemiş ya da unutulmuş kitapları seçiyorum. Sanki öle olunca o daha bize ait oluyormuş gibi hissediyor insan. Bu durum daha çok galiba gözlemlerime göre söylüyorum bir tık daha kitaplarla ilgilenen insanlarda oluyor. Ama bu sadece kitaplarda değil müziklerde de böle diye öznel bir yorum yapıyorum. Bu arada Küçük Prensin kitaptaki çizimleri ise yazarın kendi çizimleriymiş.


Küçük Prensi okumadıysanız muhakkak okumalısınız. Okudunuz halde bile arada tekrar açıp okuyacağınız bir kitap. Yazının sonlarına gelirken Küçük Prens’ten beğendiğim bir alıntı yapayım.
‘’O zamanlar bir türlü anlayamadım. Söyledikleri değil, yaptıklarıyla değerlendirmeliydim onu. Güzel kokusu ve ışıltısı bana iyi gelmişti. Asla kaçmamalıydım. Oynadığı aptalca oyunların arasındaki sevecenliği anlamalıydım. Çiçekler bazen o kadar karmaşık oluyor ki ! Ama onu sevmeyi bilmeyecek kadar deneyimsizdim. (sayfa:52)

Umarım arkadaşlar yorumlarım ile kitap hakkında aydınlatıcı olmuşumdur. Bayadır birçok sebeplerden ötürü yazmamıştım ama inşALLAH bundan sonra daha sık kitap sohbetlerinde buluşmak üzere :)  madam 46 dan kocaman sevgiler ile baybayy :) 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder